Ana içeriğe atla

Cebrî İcra Çeşitleri

Cebir, zor kullanma anlamına gelmektedir. Kişinin, kendi isteğine aykırı olarak bir şeyi yapmaya veya yapmamaya zorlanmasıdır. Cebri icra ise, kendi rızalarıyla borçlarını ödemeyen kişilere, devlet eliyle zor kullanmayı ve bunun sonucunda borçlarını ödemelerinin sağlanmasını ifade eder.




Bizim hukuk sistemimizde cebri icrayı temel olarak ikiye ayırmak mümkündür. Bunlar; cüzi icra ve külli icradır. Cüzi icra, dar anlamda icra hukukunu karşılarken, külli icra iflas hukukunu karşılamaktadır.

A. CÜZÎ İCRA

Cüzi icrada, borçlunun karşısında, sadece borçlu aleyhine icra yoluyla takip yapmış olan bir veya birkaç alacaklı vardır. Alacaklının yapmış olduğu icra takibi kesinleşince, borçlunun, sadece borcuna yetecek miktardaki malı haczedilir ve bunlar satılır; satış sonucu elde edilen paradan alacaklının alacağı ödenir.
Cüzi icrayı da kendi içinde alt başlıklara ayırabiliriz:




1.İlâmlı İcra


Mahkeme kararının davanın taraflarına verilen ve mahkemece onaylanmış olan suretine ilâm denir. İşte mahkeme kararına (ilama) dayanarak, yapılan takibe ilâmlı icara takibi denir.
Alacaklı, her türlü alacağı için ilamlı icra yoluna başvurabilir. İlamlı icra yoluna başvurabilmenin ön şartı alacaklının elinde bir ilamın olmasıdır.

 

2.İlâmsız İcra


Alacaklının alacağı para alacağı veya teminat alacağı ise, alacaklı ilamsız icra yoluna başvurabilir. Bu yolda alacaklının öncelikle mahkemeye başvurarak bir ilam elde etmesine gerek yoktur.
İlamsız icra yolu kendi içinde üçe ayrılır:
1* Genel haciz yolu ile takip
2* Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip
3* Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesi

3. Rehnin Paraya Çevrilmesi Yoluyla Takip


Rehinli alacaklar bakımından kanun koyucu ayrı bir özel yol öngörmüştür. Alacaklının alacağı rehinle temin edilmişse, alacaklı kural olarak öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapmak zorundadır.

B. KÜLLÎ İCRA


Küllî icra (iflas yolu) takibinde cüzi icra takibinden farklı olarak borçlunun karşısında bütün alacaklıları vardır ve borçlunun bütün malvarlığı bu takip sonunda tasfiye edilme tehlikesiyle karşı karşıyadır.
İflas yoluyla takip bütün borçlular için yürütülebilecek bir yol değildir. İflas yoluyla takip sadece kanunda belirtilen kişiler için yapılabilir. Bunlara iflasa tabi olan borçlular denir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İcra Hukukunda Süreler - Tatil ve Talik (Erteleme) Halleri

A. İCRA HUKUKUNDA SÜRELER Kanunda icra takibinin tarafları için öngörülmüş süreler kesindir. Tarafların bu süreleri sözleşmeyle değiştirmeleri mümkün değildir. Sürelerin bir kısmı cebri icra organlarının işlem yapması için öngörülmüş sürelerdir. Bu süreler düzenleyici niteliktedir. Bu nedenle süre geçmiş olsa bile icra organı o işlemi geçerli bir şekilde yapabilir. B. TATİL VE TALİK (ERTELEME) HALLERİ Kural olarak tatil ve talik süreleri içinde icra takip işlemleri yapılamaz. Tatil saat ve günlerinde borçluya karşı icra takip işlemi yapılamaz. İcra takip işlemleri icra organları tarafından borçluya karşı yapılan ve takip sürecinin ilerlemesine yönelik işlemlerdir. Bir işlemin icra takip işlemi olarak nitelendirilebilmesi için şu üç unsuru taşıması gerekir. 1.        İcra organları tarafından yapılmalıdır. 2.        Borçluya karşı yapılmalıdır. 3.        Takip süre...

İcra Teşkilatı (İcra Organları)

İcra organları asıl icra organları ve yardımcı icra organları olarak ikiye ayrılabilir.   A. ASIL İCRA ORGANLARI Asıl icra organları  sadece icra işlerini yürütmek üzere kurulmuş olan icra organları olduğu için bunlara asıl icra organları denir. Bunlar;  1- İcra Dairesi 2- İcra Mahkemesi 3. Yargıtayın İcra - İflas İşleri ile Görevli Hukuk Daireleri 1. İcra Dairesi İcra işlerinde birinci derecede görevli organdır.  İcra takibi icra dairesince yürütülür ve çoğu işlemleri de icra dairesi yapar. Mesela, borçlunun mallarının haczi, hacizli malların satılması ve paraların paylaştırılması... İcra dairesi bağımsızdır. İcra mahkemesinden bir talimat almasına gerek olmadan hareket eder. İcra mahkemesi hâkiminin daimi gözetimi ve denetimi altındadır ama İcra mahkemesine bağlı bir organ değildir . İcra dairesi kanuna aykırı işlem yaparsa bu işlem ilgililerin şikâyeti üzerine İcra mahkemesi tarafından iptal edilir veya düzeltilir.   -İcr...

Vergi Kanunlarının Zaman, Yer ve Anlam Bakımından Uygulanması Nasıldır?

Vergi Hukuku dersini anlatmaya devam ediyorum. Bu yazımda Vergi Hukukunun zaman, yer ve anlam bakımından uygulanmasından bahsetmek istiyorum.