İlâma veya kambiyo
senedine bağlı olmayan ve rehinle de teminat altına alınmamış olan, para veya
teminat alacağının tahsili için başvurulan ilamsız icra yoluna genel haciz yolu
ile takip denir.
Genel
haciz yolu ile takip yapabilmek için alacağın senede bağlı olması gerekmez.
Genel haciz yoluyla
takip, altı aşamadan oluşur. Bunlar sırasıyla: alacaklının takip talebi, icra dairesi tarafından borçluya ödeme emri
gönderilmesi, takibin (ödeme emrinin) kesinleşmesi, borçlunun mallarının
haczedilmesi, hacizli malların satışı, satıştan elde edilen paraların
paylaştırılması (veya ödenmesi).
A. TAKİBİN KONUSU
Genel haciz yolu
ile takibin konusu yalnızca para ve teminat alacaklarıdır.
Takibe
konu olan para ile Türk parası kastedilmektedir. Ancak, alacak yabancı para
ise, alacaklının iki seçeneği vardır. Vade veya fiili ödeme tarihindeki kur
üzerinden ödemenin yapılmasını talep edebilir. Bu şekilde yabancı para
üzerinden de takip yapılabilir.
Yabancı para alacakları; takip talebinde Türk parası
olarak gösterilebilir
veya alacaklı takip talebine alacağını aynen (yani döviz cinsinden) yazabilir;
fakat hangi tarih itibarı ile kur hesabı yapılıp Türk parasına çevrileceğini
belirtmelidir (vade tarihindeki gün mü yoksa icra takibi sonunda paranın tahsil
edileceği zamanki kur üzerinden mi olacağı).
Altın
para, piyasada kullanılan geçerli bir para birimi değildir. Bunun için altın
para menkul mal hükmündedir. Dolayısıyla böyle bir alacak için, genel haciz
yoluna değil, ilamlı icra yoluna başvurulmalıdır.
Genel
haciz yolu ile takip belirli bir miktar para alacağına ilişkin olabileceği gibi,
alacaklının alacağının teminat altına alınması için borçlu tarafından verilmesi
vaat edilen belirli bir teminatın gösterilmesine ilişkin de olabilir.
Gösterilecek teminatın konusu para olabileceği gibi para dışında aynî veya
şahsî başka bir teminat da olabilir.
B.TAKİP TALEBİ
Alacaklının icra
dairesine başvurarak alacağının cebri icra yolu ile tahsil edilmesini
istemesine takip talebi denir. Takip talebi yetkili icra dairesine yazılı veya sözlü olarak yapılır. Ayrıca
elektronik ortamda da takip talebinde bulunulması mümkündür.
Alacaklının takip
talebi olmadan icra takibinin başlaması mümkün değildir.
Alacaklı,
yaptığı icra takibinden borçlunun rızası olmadan vazgeçebilir.
Takip
talebinin geçerli olması için, takip talebinde bulunması gereken unsurlar
m.58'de düzenlenmiştir. Bu unsurlar şunlardır:
1. Alacaklının
ve varsa kanuni temsilcisinin ve vekilinin adı, soyadı, TC kimlik numarası
veya vergi kimlik numarası, şöhret ve adresi.
Alacaklı yabancı bir ülkede oturuyorsa, Türkiye’de yerleşim yeri göstermelidir.
Aksi halde icra dairesinin bulunduğu yer yerleşim yeri kabul edilir. Alacaklı
veya alacaklı vekilinin banka hesap bilgileri (banka adı, hesap no)
2. Borçlunun
ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa vergi
kimlik numarası, şöhret ve adresi
3. Takip
konusu yapılan alacağın veya istenen teminatın Türk parası olarak miktarı,
alacak faizli ise, faiz oranı ve işlemeye başladığı tarih, alacak yabancı para
ise, alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiği ve faizi.
4.
Alacağın dayandığı senet, senet yoksa borcun sebebi. Alacak bir senede
dayanıyorsa, alacaklı senedin tarihi ve numarası ile özetini takip talebine
yazarak, senedin aslını ya da onaylı örneğini de takip talebi ile birlikte icra
dairesine vermek zorundadır (m.58/III).
Alacak
bir senede bağlı değilse, alacaklının takip talebinde borcun sebebini
belirtmesi gerekir. Örneğin, satım sözleşmesinden doğan para gibi.
5. Alacaklının
hangi takip yolunu seçtiğini takip talebinde
belirtmesi gerekir.
6. Takip
talebinde bulunması gereken hususlar yazıldıktan sonra, altının alacaklı (varsa
vekili) tarafından imzalanması gerekir.
Takip Talebinde Bulunmanın Hukuki Sonuçları
Takip
talebinde bulunmanın hem takip hukuku hem de maddi hukuk bakımından doğurduğu
bazı sonuçlar vardır:
Takip Hukuku Bakımından
Doğurduğu Sonuçlar:
1. Alacaklının
geçerli takip talebi üzerine, icra müdürü, takip talebinden itibaren en geç üç
gün içinde borçluya ödeme emri göndermek zorundadır (m.60/I; 61/I).
2. İcra ve İflas
Kanunu'nun tayin ettiği bazı süreler korunmuş olur ( m.264,270 ve 272)
3. Takip talebi
tarihi hacze iştirak için esas alınır (m.100).
4. Alacaklı icra
takibinden vazgeçerek talebini geri alabilir. Geri alma için borçlunun rızası
aranmaz.
5. Takip talebinden
sonra, borçlunun açtığı menfi tespit davasında ihtiyati tedbir ile takip
durdurulamaz (m.72/III).
Maddi Hukuk Bakımından
Doğurduğu Sonuçlar
1. Takip talebi ile
takip konusu alacak hakkında zamanaşımı kesilmiş olur.
(müteselsil borçlulardan birine karşı yapılan takip, diğer borçlular için de
zamanaşımını keser). Alacaklı, alacağının bir kısmı
için takipte bulunmuşsa, takip konusu yapılan kısım için zamanaşımı kesilir;
takip dışı bırakılan kısım için ise, zamanaşımı kesilmez, işlemeye devam eder.
Alacaklının
başvurduğu icra dairesi yetkisiz olsa dahi, takip talebinin yapılması ile
zamanaşımı kesilir.
2. Takip talebinde
bulunulduğunda borçlu mütemerrit olur (Daha önce temerrüde
düşürülmemişse artık en son bu anda temerrüde düşmüş sayılır).
Yorumlar
Yorum Gönder